Hipertrofik rinit

Oldukça nadir, ama bundan daha az rahatsızlık veren bir hastalık hipertrofik rinittir. Bu nazal mukozanın iltihaplanmasıdır, çoğu zaman nazal konkada doku büyümesi eşlik eder, bu da nefes almayı önemli ölçüde zorlaştırır.

Hipertrofik rinit belirtileri ve semptomları

Kronik hipertrofik rinit yavaş yavaş gelişir. Genellikle hastalık oldukça geç bir yaşta kendini gösterir, hastaların çoğu 35 yaşın üzerindedir. Provoke edici faktörler:

Hastalığın nedenlerinin büyük ölçüde her bireyin kalıtsal yatkınlığına bağlı olduğu da unutulmamalıdır. Nazal konka ve larinkste yeni kıkırdak hücrelerinin büyümesi eğilimi genetiktir.

Hipertrofik rinitin tanınması zor değildir, burada lise dönme bahanesi olarak görülen belirtiler şunlardır:

Her biri kendine has özellikleri olan üç derece hipertrofik rinit vardır. Hastalığın ilk aşamalarında, hasta pratikte rahatsızlık hissetmez. Hastalığı sadece muayene sırasında gözlemlemek mümkündür. İkinci aşama bu semptomların çoğunu göstermektedir. Genellikle tedavi bu aşamada başlar. Üçüncü derece komplikasyonlara işaret eder ve bu durumda acil cerrahi müdahale endikedir.

Kronik hipertrofik rinit tedavisinin özellikleri

Birkaç yıl önce, hipertrofik riniti tedavi etmek için çoğunlukla konservatif yöntemler ve fizyoterapi kullanıldı. Hastaya mukozal inflamasyonu hafifletmek ve ödemi azaltmak için steroidal olmayan anti-inflamatuar ilaçlar reçete edildi. Solunum fonksiyonunun geri kazanılmasından sonra, burun konkalarının aşırı büyümüş hücreleri bir lazerle koterize edildi veya bir elektrik çarpması prosedürü gerçekleştirildi. Bu yöntemler hastaya sadece kısa süreli bir rahatlama getirdi.

Bugüne kadar, hipertrofik riniti iyileştirmenin en iyi yolu ameliyattır. Bu minimal invaziv müdahale lokal anestezi altında yapılır ve 4 gün sonra hasta normal yaşam tarzına dönebilir.